Tarihin, Sanatın ve Masalsı Sokakların Buluştuğu Franz Kafka’nın Şehri: Prag Turu
Prag… Avrupa’nın kalbinde, tarih ve sanatla yoğrulmuş bir şehir. Orta Çağ’dan kalma taş sokakları, gotik katedralleri, barok sarayları ve Kafka’nın ruhunu hissettiren atmosferiyle tam anlamıyla büyüleyici bir destinasyon.
Bu şehre adım attığım andan itibaren, adeta bir zaman yolculuğuna çıktım. Karl Köprüsü’nün sisli sabah manzarası, Prag Kalesi’nin ihtişamı, Astronomik Saat’in büyüleyici detayları ve Vltava Nehri boyunca uzanan tarihi yapılar, Prag’ın eşsiz ruhunu gözler önüne seriyor.
Bu yazıda tarihi miraslardan edebiyata, yerel lezzetlerden Prag’ın romantik sokaklarına kadar bu masalsı şehri keşfetme deneyimimi paylaşıyorum!
Prag Kalesi: Şehre Yukarıdan Bakış
Prag’ın en etkileyici yapılarından biri olan Prag Kalesi, IX.yy.’dan bu yana şehrin en önemli simgelerinden biri. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu kale kompleksi, sadece büyüklüğüyle değil, sunduğu panoramik şehir manzarasıyla da etkileyici.
St. Vitus Katedrali: Kalenin içinde yer alan bu ihtişamlı katedral, gotik mimarinin en etkileyici örneklerinden biri. İçeri adım attığımda yüksek vitray pencereler, devasa sütunlar ve mistik atmosfer karşısında büyülendim.
Altın Yol (Golden Lane): Küçük, renkli evlerin sıralandığı bu dar sokak, Prag’ın en ilginç noktalarından biri. Burası eskiden kale muhafızlarının ve simyacıların yaşadığı bir bölgeymiş.
Prag Manzarası: Kalenin teraslarından Vltava Nehri ve Eski Şehir’in kırmızı çatılı evlerini izlemek, şehri en güzel açıdan görmek için harika bir nokta.
Karl Köprüsü: Şehrin Ruhunu Hissetmek
Prag denince akla gelen ilk yerlerden biri olan Karl Köprüsü, şehrin iki yakasını birbirine bağlayan, XIV.yy.’dan kalma etkileyici bir yapı. Sabahın erken saatlerinde, turist kalabalığı olmadan burayı keşfetmek gerçekten büyüleyici bir deneyimdi.
Tarihi Heykeller: Köprü boyunca sıralanan 30’dan fazla barok heykel, Prag’ın mistik atmosferine katkı sağlıyor. Özellikle St. John Nepomuk heykeline dokunmanın şehre tekrar gelmeyi garantilediğine inanılıyor!
Sokak Sanatçıları: Günün ilerleyen saatlerinde köprüde müzisyenler ve ressamlarla dolu bir atmosfer oluşuyor. Prag’ın sanat dolu ruhu burada her an hissediliyor.
Eski Şehir Meydanı ve Astronomik Saat
Prag’ın en ünlü noktalarından biri olan Eski Şehir Meydanı, etrafındaki tarihi binaları, kiliseleri ve ünlü Astronomik Saat Kulesi’yle şehrin kalbinde yer alıyor.
Astronomik Saat (Orloj): 1410 yılından bu yana çalışan bu saat, sadece bir zaman göstergesi değil, aynı zamanda gökyüzü haritası, burçlar ve astronomik bilgileri de içeriyor. Her saat başında gerçekleşen küçük gösteriyi izlemek için meydanda toplanan kalabalık, buranın ne kadar özel olduğunu gösteriyor.
Tyn Kilisesi ve Eski Belediye Sarayı: Gotik mimarisiyle dikkat çeken bu yapılar, meydanın tarihi atmosferini tamamlıyor.
Meydanın çevresindeki kafeler: Prag’ın tarihi dokusunu hissetmek için bir kahve molası vermek en güzel anlardan biriydi.
Josefov ve Kafka’nın İzinde Prag
Prag, sadece mimarisiyle değil, edebi mirasıyla da dikkat çekiyor. Özellikle Franz Kafka’nın doğduğu ve yaşadığı şehir olması, Prag’ı benim için daha anlamlı hale getirdi.
Kafka Müzesi: Yazarın hayatını ve eserlerini detaylıca inceleyebileceğiniz bu müze, Prag’ın edebi ruhunu anlamak için harika bir durak.
Josefov (Yahudi Mahallesi): Kafka’nın çocukluğunu geçirdiği bu mahallede dolaşırken, yazarın eserlerinde sıkça bahsettiği mistik atmosferi hissetmek mümkün.
Kafka’nın Heykeli: Prag’da Kafka’ya adanmış pek çok sanat eseri var. Özellikle David Černý’nin dönen Kafka başı heykeli, modern sanatla edebiyatın birleşimini gözler önüne seriyor.
Vltava Nehri ve Tekne Turu
Şehri farklı bir açıdan görmek için Vltava Nehri’nde bir tekne turuna katıldım. Gün batımında nehirden Prag’ın ışıklarını izlemek, buraya dair unutulmaz anılardan biri oldu.
Tarihi köprülerin altından geçerken, Prag’ın farklı yüzlerini keşfetmek harika bir deneyimdi.
Gemi içinde akşam yemeği sunan turlar, romantik bir Prag akşamı için mükemmel bir seçenek.
Prag Mutfağı: Lezzet Dolu Bir Deneyim
Çek mutfağı, bol etli ve doyurucu yemekleriyle ünlü. İşte burada denediğim bazı harika tatlar:
Svíčková: Marine edilmiş dana eti, sebzeli sos ve kremayla servis edilen geleneksel bir yemek.
Trdelník: Şekerli ve tarçınlı hamur tatlısı, Prag sokaklarında en çok tüketilen lezzetlerden biri.
Çek Birası: Çekya, dünyaca ünlü biralara ev sahipliği yapıyor. Özellikle Pilsner Urquell ve Budvar en çok tercih edilenlerden.
Alışveriş: Prag’dan Ne Alınır?
Prag’dan dönerken şehrin büyüleyici ruhunu yanımda götürmek için birkaç hatıra aldım:
Bohemya Kristali – Dünyaca ünlü el yapımı cam işçiliği ürünleri.
Kafka Kitapları – Prag’dan bir Kafka kitabı almak en güzel hatıralardan biri olabilir.
Geleneksel Ahşap Kuklalar – Prag’ın eski geleneklerinden biri olan kuklacılık, şehrin en özel el sanatlarından biri.
Para Birimi ve Götürülmesi Gereken Para
Çekya’nın resmi para birimi Çek Korunası (CZK). Ancak bazı turistik yerlerde Euro da kabul ediliyor. Küçük dükkânlarda nakit kullanımı yaygın olduğu için yanınızda bir miktar korun bulundurmanız faydalı olabilir.
Saat Farkı: Çekya, Türkiye’den 2 saat geride.
Tavsiyeler
Tarih severler için: Prag Kalesi ve Astronomik Saat görülmeli.
Sanatseverler için: Kafka Müzesi ve Josefov Mahallesi mutlaka ziyaret edilmeli.
Romantik bir kaçamak isteyenler için: Vltava Nehri’nde gün batımı tekne turu harika bir seçenek.
Prag, sadece bir şehir değil, bir hikâye, bir şiir, bir zaman yolculuğu. Burada her sokak, her bina, her köprü sizi bir başka dünyaya davet ediyor. Eğer tarihi atmosferi, sanat dolu sokakları ve edebi mirasıyla ruhunuzu besleyecek bir Avrupa rotası arıyorsanız, Prag sizi bekliyor!
Blog Yazarı:
Ms. Tourjuvai
